Minimal işlenmiş gıdalar

minimal işlenmiş gıdalar

Minimal işlenmiş gıdalar, adından da anlaşılacağı üzere marketlerde bulunan geleneksel ürünlere kıyasla daha az işleme uğratılmış kullanılan bir terimdir. Bu gıdalar her geçn gün sektörde artış göstermekte ve tüketiciler tarafından daha fazla talep görmektedir.

Neden minimal işlenmiş gıdalar?

Son yıllarda insanların sağlıklı beslenmeye yönelmeleriyle birlikte işlenmiş gıdalardan da uzak durduğu bilim insanları tarafından bildirilmiş bir gerçek. Nitekim yüksek düzeyde işlenmiş ve bilimsel adıyla “ultra işlenmiş” olarak bilinen gıdaların tamamı sağlığa zararlı olmasa da bazılarının insan sağlığı üzerinde oldukça negatif etkileri olduğu yapılan çalışmalarla kanıtlanmıştır. Bu nedenle günümüzde pek çok tüketici minimal işlenmiş, bilim insanlarınca insan sağlığına olan faydalı etkileri kanıtlanmış, kısa sürede ve kolay hazırlanıp, tüketilebilen gıdaları tercih etmeye başlamışlardır. Bu gıdalara genel olarak “minimal işlenmiş gıdalar” adı verilmektedir.

Minimal işlenmiş gıdalar nedir?

Minimal işlenmiş gıdalara olan bu yönelimin temel sebebi sağlığa olan faydalı etkilerinin yanı sıra elbette ki artan hayat temposudur. Yoğun çalışma programı, hızlı yaşam ve bu hıza ayak uydurma zorunluluğu insanları minimal işlenmiş gıdalara yönlendirmiştir. Minimal işlenmiş gıdaları temel olarak tanımlayacak olursak “meyve ve sebzelerin çöp ve sap kısımlarının uzaklaştırılıp, soyulup ve gerekli ise doğranıp uygun koşullarda ambalajlanması” olarak tanımlayabiliriz. İşte bu gıdalar doğrudan tüketime hazır gıdalar oldukları için ve hem de neredeyse hiç işleme maruz kalmadıkları için hem hayattan zaman kazandırmada hem de sağlık üzerine oldukça faydalı etkiler sağlayabilmektedirler.

Minimal işlenmiş gıdalar diğer bir ifadeyle orijinal hallerinden sadece fiziksel olarak farklı olan ve orijinallerine göre besleyicilik değerlerine neredeyse maksimuma yakın koruyabilen gıdalardır.

Prize Slize şirketinin dilimlenmiş elmaları

Minimal işlenmiş gıda endüstrisi yaklaşık olarak 1980 yılından beri Avrupa’da 2000’lerin başından beri de ülkemizde yoğun olarak faaliyet gösterilen bir endüstridir. Minimal işlenmiş gıda endüstrisinde başı İngiltere, Amerika ve Fransa çekerken, Asya ülkelerinde bu durum henüz çok gelişememiştir. Ülkemizde ise minimal işlenmiş gıda endüstrisi yaklaşık 20 yıldır faaliyet gösterse de bu endüstriye olan talep henüz oldukça yenidir.

Just şirketinin dilimlenmiş nar taneleri

Uzmanlara göre bu ürünlere gelecek yıllarda bu talep artarak devam edecektir. Minimal işlenmiş gıdaların en önemli özelliği minimum düzeyde işlendikleri için mevcut vitamin ve mineral düzeylerini korumalarıdır. Bunun yanı sıra yine minimal işlenmelerinin bir sonucu olarak biyoaktif bileşenleri zarar görmemekte, antioksidan aktiviteleri maksimum düzeyde devam etmekte ve insan sağlığına faydalı pek çok bileşen söz konusu bu gıdaların bünyesinde korunabilmektedir.

Bazı örnekler

Minimal işlenmiş meyveler arasında en çok göze çarpan ve en çok tüketilenleri özellikle taşınması, muhafazası, soyulması ve dilimlenmesi zor olan meyvelerdir. Bu meyvelerden minimal işlenmiş olarak satılanları karpuz, kavun, ananas, mango ve greyfurttur.

Bu meyvelerin ortak özellikleri ise daha önce de bahsettiğimiz gibi taşınmaları ve/veya soyulup dilimlenmelerinin zor olmasıdır. Bu meyveler minimal işlenmiş olarak soyulup, dilimlendikten sonra uygun koşullarda ambalajlanarak satışa sunulmaktadırlar. İnsanlar da hem en az düzeyde işleme uğradıkları hem de tüketimlerinin kolay olmasından dolayı bu meyveleri tercih etmektedirler.

Minimal işlenmiş sebzeler de yine meyvelerde bahsedilen nedenlerden dolayı soyulup, dilimlenerek satışa sunulmaktadırlar. Bu sebzelerin başında ise havuç, mısır, brokoli, karnabahar, kuşkonmaz, enginar, kereviz, lahana ve yer elmasıdır. Ayrıca tüm bunların yanı sıra minimal işlenmiş gıdalar 2 veya daha fazla sebzenin ve yeşil yapraklı bitkinin doğranıp ambalajlanması suretiyle salata olarak da satışa sunulmaktadırlar.

Sonuç

İşte hem insan sağlığına olan sayısız faydaları hem de tüketim kolaylıkları dolayısıyla minimal işlenmiş gıdalara olan talep günbegün artmaktadır. Gerçekten de hayat koşuşturması günden güne azalan değil artan bir hızla yol aldığı için tüketimi kolay ve zamandan tasarruf sağlayan gıdaların soframızda daha çok yer alması kaçınılmaz görünmektedir.

Minimal işlenmiş gıdalarda canlılık devam ettiği ve yüzey alanının artması nedeniyle önemli stabilite sorunları doğmaktadır. Dolayısıyla bu ürünlerin üretiminde stabiliteyi arttırıcı önlemlerin alınması gerekmektedir. Bu aşamada NFDS Arge uzmanlığı ile size destek olabilir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

İletişim

Bizi arayın veya aşağıdaki formu doldurun, sizinle iletişime geçelim.